Fransa’nın Manda İdaresi Altında Suriye’nin Bölünmesi ve Lazkiye Aleviler Devleti (1920-1946)

Main Article Content

Mahmut BOLAT
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi
Atıf: Bolat, Mahmut. "Fransa’nın Manda İdaresi Altında Suriye’nin Bölünmesi ve Lazkiye Aleviler Devleti (1920-1946)". TÜRK KÜLTÜRÜ VE HACI BEKTAŞ VELİ ARAŞTIRMA DERGİSİ / (): . .

Zotero Mendeley EN EndNote

Özet

I. Dünya Savaşı sonunda, Akdeniz ve Ortadoğu’daki çıkarlarını korumak amacıyla Suriye’yi elegeçiren Fransa, burada hüküm sürmenin en kolay yolu olarak “böl-yönet” politikasını görmüş veuygulamaya çalışmıştır. Bu politikası doğrultusunda da etnik, dinî ve mezhebî farklılıklara göreböldüğü Suriye’de, kendine bağlı olmak üzere, Lübnan Devleti, Dürzi Devleti ve Alevi Devleti ileŞam ve Halep Devletlerini kurmuş ve bu devletleri bölgedeki çıkarlarına ulaşmak için kullandığıbirer araç haline dönüştürmüştür. Fransızların, bu politikaları doğrultusunda, özellikle kullandıklarıtopluluklardan biri de Alevi olarak nitelendirdikleri Nusayriler olmuştur. Fransızların Suriye’dekimanda yönetimi döneminde, “Aleviler Devleti” adıyla kendi devletlerine sahip olan Nusayriler,Fransa’nın Suriye’deki manda yönetimine son vermesi ile 1946 yılında Suriye Devleti’nebağlanmıştır.Bu makalede; giriş kısmında Nusayrilik ve Nusayrilerin yoğun olarak yaşadıkları Lazkiye hakkındabilgi verilmiştir. “Fransızların Suriye’yi İşgaline Giden Süreç” başlığı altında, I. Dünya Savaşı’ndanitibaren Fransızların bölgeyi ellerine geçirmek adına gerçekleştirdiği faaliyetler ve bölgenin işgaliişlenmiştir. “Fransız Mandası Altında Suriye’nin Etnik ve Dinî Olarak Bölünmesi ve AlevilerDevleti” başlığı altında ise bu topraklardaki manda yönetimleri süresince Fransızların uyguladığıpolitikalar ve buna karşı tepkiler ele alınmıştır. Özellikle de bu konuda kaleme alınmış yazılardanfarklı olarak, “Aleviler Devleti” ve bu devlet ile ilgili gelişmeler, telif ve tetkik eserler, dönemingazeteleri ve arşiv belgeleri kullanılarak incelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Aleviler Devleti, Fransa, Nusayri, Suriye

Article Details