Kavram ve Kavramlaştırma Açısından Alevilik ve Bektaşilik
Main Article Content
Özet
Dil, bir kelimeler yığını değil, insanın duygu, düşünce ve hayal dünyasını paylaşma aracıdır.Bu paylaşımın istenen şekilde gerçekleşebilmesi, kelimelerin, zihinlerde kurduğu dünyanınyani kavramların alıcı için de verici içinde aynı; en azından birbirine yakın olmasına bağlıdır.Düşünen, yorumlayan ve sosyal çevresiyle iletişim kurmak isteyen insan için kelimelerbirer temsilcidir. Onların temsil ettiği nesne, anlayış, olay, durum vs. hafızada kayıtlıdır.İnsan, kavram adı verilen bu kayıtları muhatabına kelimeler aracılığıyla iletir. Muhatap daaynı şekilde kelimenin kendi zihnindeki tasarımları çerçevesinde onu anlamlandırır. Biriletişim sürecinde kullanılan kelimelerin alıcı ile verici zihnindeki tasarımları farklı olursailetişim gerçekleşmez. Sosyal değerleri temsil eden kelimelerin bireyler tarafından farklışekillerde kavramlaştırılması ise toplum içinde duygu ve düşünce birliğinin sağlanmasınıoldukça zorlaştırır. Çünkü aynı dili kullandığını zanneden insanlar aslında farklı dillerkullanırlar. Başka bir deyişle kelimelere farklı değerler yükler; algılama,anlama ve anlatmadabu değerlerin etkisinde kalarak birbirlerini anlayamazlar. Özellikle inanca bağlı kavramlar,inancı yaşayanlarla ona yabancı olanlar arasında düşünce ve yaşayış tarzı bakımından önemlifarklılıklar oluşturur. Bugün ülkemizde, değerlerimizi temsil eden kelimeler, çok farklışekillerde kavramlaştırılıp kullanılmaktadır. Alevilik ve Bektaşilik de toplumumuzda, bireylerve gruplar tarafından farklı şekillerde kavramlaştırılan kelimelerdendir.Anahtar Kelimeler: Kelime, kavram, kavramlaştırma, Alevilik ve Bektaşilik